Başkanın Mesajı 31.12.2015

Sevgili Basisenliler,

Ateş çemberine dönen Ortadoğu ile değişik bölgelerde yaşanan iç karışıklıklar, Dünya ekonomisi 2008 krizi nedeniyle girmiş olduğu henüz ve içinden çıkılamayan durgunluk, Paris’teki iklim zirvesinde belli bir anlaşma sağlansa da, devam eden çevre sorunları hepimizin huzur ve istikrarını tehdit ediyor.

Böyle bir konjonktürde Türkiye’ye baktığımızda önemli gelişmelerin yaşandığını görüyoruz. Her şeyden önce 5 ay arayla Türkiye’nin kaderini belirleyecek iki genel seçimin yapıldı. İlk seçimin galibi olan muhalefet iktidar şansını kullanamazken, 1 Kasımda yapılan ikinci seçimde Adalet ve Kalkınma Partisi seçmenlerin yarısının oyuyla tek başına hükümet kurma şansını yakaladı ve nihayet 30 Kasım 2015 tarihinde 64. T.C. Hükümeti güvenoyu alarak göreve başladı. Ülkemiz için hayırlı olsun!

Ancak belirtmek gerekir ki, Hükümetin önünde durup da çözüm bekleyen çok sayıda sorun var. En başta terör ve Güney Doğu sorunu… Hendekler kazıp, barikatlar kurarak bu sorunun çözülemeyeceği gün gibi ortada iken zaman geçiyor ve terör can almaya devam ediyor. Geride kala anaların, ailelerin ve çocukların gözyaşları ile acılar… Dış politikada çok ciddi sorunlarımız var, Güney’deki komşularımızla yaşadığımız sorunlar devam ediyor. Ortadoğu’daki batılılıktan kurtulup ülkemize gelenlerin sayısı 3 milyona yaklaşırken, Türkiye dünyanın en büyük mülteci kamplarından birine dönüştü. Dış politikada yaşadığımız sorunlara Kuzey’deki komşumuz Rusya da eklendi. Rusya krizi diplomatik kriz olmaktan çıkıp, ekonomik ve politik sonuçları büyük olan bir sorun olarak ülkemizin gündeminin ilk sırasına yerleşti…

Sevgili Basisenliler,

Gündelik yaşamımızda siyasetin karşımıza çıkardığı bu sorunlarla yatıp kalkarken, biraz arka planda kalan ekonomiye Hükümet’in ağırlık verdiğini görüyoruz. Türkiye, şimdilerde yeniden büyüme ivmesini yakalamaya çabalıyor. Muhtemelen asgari ücretteki artış bir yandan enflasyonu biraz daha yukarı iterken bir yandan da talebi canlandırarak büyümeyi artıracak. Büyüme ile birlikte cari açığın artıp artmayacağını, bunun yanında yüksek rakamlara ulaşan özel sektörün dış borç ödemelerinin nasıl çevrileceğini gelecekte göreceğiz.

Sosyal sorunlar ise artarak devam ediyor. Ekonomi mevcut haliyle istihdam yaratamadığı için maalesef işsizlik önemli bir sorun, özellikle genç işsizlik ciddi boyuta ulaşmış durumda. Yeni hükümet aktif istihdam politikalarıyla emek piyasalarına müdahale etmelidir. Ayrıca istihdamı kalıcı olarak artıracak yatırımlara ağırlık verilmeli ve bu konuda özel sektör için teşvik uygulamasına gidilmelidir.

Bunların yanında, gelir dağılımındaki bozukluk düzeltilerek, yoksulluk sorunun çözülmesi, vergi adaletinin sağlanması da gerekmektedir.

Sevgili Basisenliler,

Tabii ki, yeni hükümetten bir diğer beklentimiz çalışma yaşamının sorunlarıyla ilgilidir. Bu bağlamda özellikle çalışma mevzuatı bakımından işçiler açısından sorun çıkaran konularda düzenleme yapılması zorunludur. Anca şunu da peşinen belirtmeliyiz ki, bugün çalışma hayatında mevzuatın eksikliğinden ziyade, kuralların uygulanmaması en büyük sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Örneğin bankacılık sektöründe, "hedef baskısı” ile çalışma, "mobbing”, fazla çalışmaların ödenmemesi, öğle tatili ve hafta tatili konusunda yaşanan sıkıntılar, yıllık ücretli izinlerin kullandırılmaması gibi sorunlar, iş kanunumuzun uygulanmamasından kaynaklanmaktadır. Denetimin önemini kendi mücadele pratiğimizde de görmüş olduk; 2014 yılında Sendikamızın girişimleri ile başlatılan Bakanlık denetimleri, banka emekçilerinin fazla çalışma ücretleri ve yıllık ücretli izinler konusunda yaşadığı sıkıntıları daha görünür hale getirmiş, ayrıca kimi işverenleri birazcık da olsa kanunlara uymaya zorlamıştır. Bundan sonra da Hükümet ve ilgili kurumlardan bu konuda yeni adımlar atılmasını beklediğimizi özellikle belirtmek istiyorum.

Önümüzdeki dönemde işkolumuzdaki çalışma koşullarının iyileştirilmesi için Sendika olarak üzerimize düşeni yapmaya çalışacağız. Bir taraftan Banka yönetimleriyle sosyal diyalog çerçevesinde konuyu ele alırken diğer taraftan da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın denetim mekanizmasını işletmesi için çaba harcayacağız. Ayrıca yeni teşmil başvurularımızla toplu pazarlıkta elde ettiğimiz kazanımları olanaklar ölçüsünde işkolumuza yaymaya çalışacağız. Bunun hiç te kolay olmadığını biliyoruz. Ama sürdürülebilir olmaktan çıkmış bu gayri insani çalışma koşullarının değişmesi mücadelesi haklı bir mücadeledir. Ve inanıyoruz ki, haklı olan kazanacaktır.

Sevgili Basisenliler,

2016 yılında Sendikamızın gündemi oldukça yoğun; örgütlenme çalışmalarımıza ve sendikal faaliyetlerimize kaldığımız yerden devam edeceğiz. Bu konuda özellikle örgütlenmenin altını çizmek istiyorum. Daha güçlü bir sendika olmak için daha fazla işyerinde örgütlenmemiz gerekir. Sendikal örgütlülüğümüzü genişlettiğim ölçüde işkolumuzdaki çalışma koşulları daha da iyileştirilmiş olacaktır.

Yine önümüzdeki yıl, başta T. İş Bankası ve Şekerbank olmak üzere örgütlü bulunduğumuz 8 işletme ile toplu pazarlık müzakerelerine başlayacağız. Amacımız üyelerimiz için en iyisini yapmak. Şundan emin olmanızı istiyorum; tek tek her üyemizin çalışma yaşamından kaynaklanan sorunlarının neler olduğunu biliyor ve bunu yüreğimde hissediyorum. Çalışma koşulları çok ağırlaştı, ücret açısından adil bir dağılım olmadığını da görüyorum. Bilhassa işe yeni giren ve kıdem yılı az olan üyelerimizin yaşadığı sıkıntıları da biliyorum. Sendika olarak bu sorunları mutlaka çözmemiz gerekiyor. Bunu ancak sizlerle birlikte başarırız. O nedenle her daim yanımızda olmanızı istiyor, destek ve dayanışmanızı daha güçlü bir şekilde bekliyorum. Sizler Sendikamızın arkasında olduğu takdirde sesimiz daha gür çıkar, gücümüze güç katarız ve istediğimiz her şeyi başarırız.

2016 yılının dünyamıza ve ülkemize barış, huzur ve mutluluk getirmesi ve her şeyin siz çok değerli üyelerimizin gönlünce ve daha güzel olması dileğiyle sevgilerimi sunarım.

METİN TİRYAKİOĞLU

BASİSEN Genel Başkanı
 31.12.2015

Başkanın daha önceki yıllara ait mesajları: